Özür dilemek, sağlıklı bir iletişimin gereklerindendir. Empati kurabilmenin, karşındakini anlayabilmenin ve karşısındakine değer vermenin göstergesidir. Bununla birlikte sıklıkla özür dilemek de sağlıksız bir tepkidir. Kişinin en küçük bir hatasında hemen özür dilemesi, söze girerken özür dileyerek başlamak kişinin güvensiz görülmesine, hatta sözünün etkisini yitirmesine neden olacaktır.
Peki kızların erkeklerden daha fazla özür dilediklerinin farkında mısınız? Belki farkındasınız ve bu size çok doğal geliyor. Belki de bu durum o kadar doğal ki bunun farkında bile değilsiniz!
Söze Başlama Yolu mu?
Bazı kızlar söze ‘afedersiniz ama..’ ya da ‘özür dilerim bir şey sorabilir miyim’ diyerek başlarlar. Kızlara sorarsanız, söze böyle başlamak konuşmaya kibarca bir başlangıç yapmanın, nezaketli bir konuşmanın yoludur. Ancak onlar böyle söylese de ‘bu içerik’ onların özgüven düzeyleri hakkında başka ipuçları da vermektedir. Söze böyle giren bir kız çocuğu ‘aslında az sonra söyleyeceklerimden çok da emin değilim’ mesajı verdiğinin farkında bile değildir.
Kız çocuklarının farkında olmadıkları ise bu güvensizliğin günlük dilde kullanıldıkça giderek bir kişilik boyutu haline gelebilmesi riskidir. Peki bu güvensizlik, çekiniklik durumu nasıl oluşur? Hangi tutumlar çocuklarda bunun gelişimine neden olur?
Gelin bunun üzerinde biraz düşünelim: Kızların büyürken ‘iyi çocuk’ olmak konusunda ebeveynlerinden aldıkları mesajlar oldukça karmaşıktır. Dr. Stephen Hinshaw, kızlar ergenlik çağına girdiklerinde bu mesajların nasıl daha karmaşık hale geldiğini ve standartların erişilemez zirvelere çekildiğini anlatıyor.
Erkeklere Cesaret, Kızlara Nezaket
Örneğin ergenlik sürecini düşünelim. Ergenliğin temel işlevlerinden biri çocukluktan yetişkinliğe geçerken kendi kişiliğini oluşturma ve bunu ortaya koymaktır. Klinik psikolog Hinshaw’a göre geleneksel olarak erkeklere kendini ifade etmek, özgüven, güvenli davranış ve kendi önceliklerini doğallıkla ifade etmek gibi kişilik oluşumunu destekleyecek beceriler kazandırılır. Ebeveynler daha çok küçük yaşlardan itibaren erkek çocuklarının kararlı, güvenli, dışa dönük davranışları onaylayarak gerçekleştirir.
Doğal olarak aileler kızlardan da zeki, başarılı ve hırslı olmaları istenir. Bununla birlikte mesajlar çok detaylı, karmaşık bir şekilde verilir. Aileler kızlarından hemeh her konuda mükemmel bir performans bekler ve bunu çeşitli tanımlayıcı cümlelerle ifade derler.
- Güvenli ol ama dikkat ol çok da kibirli gözükme
- Kendinden önce başkalarının duygularına odaklan,
- Zeki ol ama çok bilmişleri kimsenin sevmeyeceğini unutma,
- Hedeflerin olsun ama çok da hırslı olma, kızların başka sorumlulukları da vardır,
- İddialı ol ama çok da sert olma
gibi mesajlar kızlara gelecekte toplum içinde bulunmaları gereken konum ve iletişim modeli hakkında fikir vermektedir.
‘Kendinden önce başkalarının duygularına odaklan!’
Bu karmaşık mesajlar her şeyden önce kızlara her koşulda pek çok farklı duyarlılığı göstermeleri gerektiğini söylemektedir. Bununla birlikte bu çok kutuplu beklentilerin verdiği ortak bir mesaj da vardır: Bu mesaj kızlara çevrelerinde olan bitenler, etraflarındaki insanların duygu ve düşünceleri konusunda fazlasıyla duyarlı olmaları gerektiğini, hassas bir dengeyi korumaları gerektiğini, her an bir hata yapabileceklerini ve kendilerinden önce başka insanları mutlu etmeleri gerektiğini söyler.
Üniversite düzeyindeki gençler arasında gerçekleştirilen bir araştırma da kız ve erkeklerin benzer hatalar için özür dilediklerini; bununla birlikte kızların daha fazla özür dilemelerinin nedeninin kızların kendilerine dair hata eşiklerinin daha düşük olması olduğunu göstermektedir.
‘Başkalarını Tedirgin Edecek Davranışlarda Bulunma’
Kızlara öğrettiğimiz bir başka şey de tutum ve davranışlarının başkalarını nasıl etkilediği üzerine düşünmeleridir. Bu yüksek empati duygusu kızların sadece hatalı oldukları zaman değil başarılı oldukları zamanlarda da tutumlarını etkileyecektir.
Örneğin bir erkek öğrenci bir konuda başarılı olursa, mutluluğunu, kazanma duygusunu rahatlıkla ifade edecek, sonucun rakipleri üzerindeki etkisini fazla düşünmeyecektir. Bir kız başarılı olduğunda ise sonucu alçakgönüllülükle karşılayacak; başarısını önemsizleştirmek için bahaneler üretecek, arkadaşlarının kendi başarısı üzerine düşüncelerini kendi düşüncelerinden daha fazla önemseyecektir.
Kızların Yüksek Özgüveni Toplumdan Onay Almıyor!
Ortalamadan daha rekabetçi davranan, özgüveni yüksek kızlar ise çevrelerinden olumsuz tepkiler alacaktır. Güvenli davranan, kendini çekinmeden ifade eden kızlar ‘erkeksi’ davranmakla etiketlenirken; kendi düşüncelerini, isteklerini baskın şekilde ifade eden kızlar da hemcinsleri tarafından eleştirilerek yalnız bırakılacaklardır.
Böylece fazla sert, kendinden çok emin gözükmemek için kızlar dillerini daha dikkatli kullanmaya başlayacaklardır. ‘Biliyorum’ giderek ‘Çok emin değilim galiba şöyle’ye; ‘Öğretmenin bir sorum var’ cümlesi ise Özür dilerim, acaba bir şey sorabilir miyim?’e dönecektir.
Nasıl Düzeltelim?
Peki kızınıza daha özgüvenli bir dil kullanması ve daha özgüvenli yaşaması için nasıl destek olabilirsiniz? Size çok temel bazı öneriler sunmak istiyoruz.
Kendi Dilinize Dikkat Edin ..
Çocuğunuza güvenli konuşmayı öğretirken yapmanız ilk şey kendi dilinize, kendi alışkanlıklarınıza dikkat etmektir. Çocuklar büyüklerini taklit ederek büyürler. Anne babasının sosyalleşme, iletişim kurma modeli de çocuğun en kolaylıkla taklit ettiği becerilerdendir. Siz güvenli konuştuğunuz, güvenli davrandığınız oranda çocuğunuz da güven duymanın doğal ve olağan olduğunu anlayacaktır.
Direkt Dil Kullanımını Öğretin..
Kız çocuklarının konuşmalarına özrü dileyerek başlamalarının bir nedeni de kibar bir izlenim bırakmaktır. Ebeveyn hem kızına hem de oğluna kibarlığın önemini anlatsa da kızlarından nazik olmak, kibar davranmak ve iyi bir çocuk izlenimi uyandırmak konusunda daha fazla şey bekler.
Oysa bir konuşmaya ‘afedersiniz..’ diyerek giriş yapmak bir kibarlık belirtisi olsa da aslında ‘söyleyeceklerimden çok da emin değilim, size rahatsızlık veriyorum, lütfen bana da kulak verir misini?’ gibi güvensiz alt mesajlar vermektedir.
Bu yüzden kızınıza bir konuşma yaparken öncelikle kibar olmasını değil, öncelikle mesajını vermesini ve o sırada kibarca konuşmasını öğretebilirsiniz.
Cümlelere özür dileyerek başlamak: Kızınıza her durumda söze özür dileyerek başlamamasını öğretebilirsiniz. Örneğin bir lokantada servis elemanına seslenirken ya da bir mağazada söz girerken ‘özür dilerim..acaba..?’ diyerek konuşmaya başlamasını düzeltebilirsiniz.
Güvensizlik ifade eden girişler kullanmak: Cümlelerde özür dileyerek başlamanın bir başka versiyonu da güvensizlik gösteren başka girişler kullanmaktır.
- Yanılıyor olabilirim ama…
- Bilmiyorum ama sanırım…
- Ben sizin gibi konunun uzmanı değilim ama… gibi girişler de çocuğunuzun daha güvenli konuşmasına, daha güvenli hissetmesine destek olacaktır.
Rae Jacobson’ın ‘Why Girls Apologize Too Much and how to help them stop saying ‘sorry’ and express confidence’ adlı makalesinden çevrilmiştir.