En iyi nasıl öğreniriz? Gerçekten öğreniyor muyuz? Öğrenme hakkında doğru bildiğimiz yanlışlar nelerdir? Eğer çalışma alışkanlıklarımızı değiştirirsek daha başarılı olup hayatımızın yönünü değiştirmemiz mümkün olur muydu? Ders çalışırken daha iyi sonuçlar almamız mümkün müdür?
Öğrenme her daim gözde olan konularımızdan. Sadece çocukluk ve gençlik yıllarımızın büyük bölümü öğrenme yarışı içinde geçtiği için değil aynı zamanda etkili öğrenme yetişkinliğimizi de en temel ihtiyaçlarından biri haline geldiği için. Peki böylesine önemli bir konuyla ilgili bildiklerimizin doğruluğundan emin miyiz?
Gazeteci yazar Benedict Carey “How We Learn: The Surprising Truth about When, Where, and Why It Happens?” adlı çok satan kitabında öğrenme hakkında bildiğimiz pek çok şeyin aslında doğru olmadığı açıklıyor ve okuyucularına nasıl daha iyi öğrenebileceklerinin ipuçlarını gösteriyor. Carey’nin kitabın son bölümünde yer alan 11 temel öğrenme sorusuna verdiği yanıtları sizler için özetledik.
S: En iyi nasıl öğreniriz? Kitabınızda en iyi öğrenme stratejisinin doğallıkla, istekle, sosyalleşmeyle gerçekleşen bir öğrenme olduğunu yazıyorsunuz. Açıklar mısınız?
C: Evet böyle de ifade edebiliriz. Birçoğumuz öğrenmenin bir masaya oturup, saatlerce okumak, notlar almak, bazen ezberlemek olduğunu zannetsek de aslında öğrenmek hayatın içinde doğal ve sürekli yaşanan bir eylemdir.
Örneğin çoğumuz öğrenmenin dışarıdan, başkaları tarafından yönlendirilen, desteklenen bir faaliyet olduğuna inanırız. İyi öğretmenlerin, konforlu sınıfların, iyi kaynak kitapların bizim daha iyi öğrenmemizi sağlayacağına inanır, öğrenme sürecindeki kendi sorumluluğumuzu başkalarının ellerine teslim ederiz.
Öğrenmenin Temeli Motivasyondur.
Oysa öğrenmenin temel koşulu öğrenmek için kendi içimizde duyduğumuz istektir. Bir başka deyişle çevresel koşulların niteliği değil kendi motivasyonumuz öğrenmenin temel koşuludur. Öğrenciler merak ettikleri, ilgilendikleri konuları kolaylıkla öğrenebilir, bu konuları kavrayabilmenin kendisini başlı başına bir ödül sayarlar. En iyi öğrenciler, merak edenlerdir.
Öğrenmeyle ilgili bir başka yanlış inanışımız öğrenmenin bireysel bir faaliyet olduğuna ilişkindir. Kaliteli öğrenmenin kolaylaştırıcılarından birisi de bir grup içinde öğrenmedir. Grup içinde öğrenme eğlenceli ve daha kolaydır. Anlamayı, yorumlamayı kolaylaştırır.
Öğrenme Sosyal Bir Eylemdir!
Öğrenmeyle ilgili bir başka kaygımız da öğrendiklerimizi unutmamaya çalışmaktır. Oysa unutmadan yeni şeyler öğrenemezsiniz. Unuttuğunuz şeyler için kaygılanmayın. Eğer konu sizin için önemliyse nasıl olsa o bilgiyi tekrar öğrenirsiniz. Özet olarak şunu söyleyebiliriz. İspanyolca mı öğrenmek istiyorsunuz, kendinizi sadece kitaplara gömmeyin. Gidin insanlarla konuşun, İspanya’ya gidin sonra da biraz boşlayın. Daha iyi kavradığınızı göreceksiniz.
Çalışma Masamız Olmalı mı?
S: Öğrenme kalitesinde rutinlerin önemi nedir? Örneğin bir çalışma masasının varlığı önemli midir?
C: Hayır. Hatta pek çok öğrenen için değişim daha iyidir. Ortamınızı değiştirebilirsiniz, öğrenme yöntem ve tekniklerini değiştirebilirsiniz. Bu değişkenlerin nitelikli öğrenmeye etkisi düşüktür. Öğrenmede belki de en önemli olan öğrenilen konunun hayat hedeflerinizle doğrudan bağlantılı olmasıdır.
S: Anne babalarımız bize öğrenmede iyi bir uykunun önemini söylerler. Bu doğru mudur?
C: Uykunun farklı düzeylerinde, zihin öğrendiği bilgileri farklı şekillerde işler. Örneğin derin uyku, uykunun ilk saatlerinde yaşanır; daha çok adlar, tarihler, formüller gibi kavramların işlenmesi bu uykuda gerçekleşir. Mesela önemli bir sınavın öncesinde erken yatmanın başarıya desteği vardır.
Uyanmadan kısa süre önce zihin motor beceriler ve yaratıcı düşünceleri işlemeye başlar. Yani ertesi gün bir konser verecek ya da sportif bir faaliyet yapacaksanız daha geç yatıp, daha uzun süre yatakta kalabilirsiniz.
S: Masa başında doğru çalışma süresi ne kadar olmalıdır?
C: Uzun saatler süren bir çalışmadansa kısa ve etkin birkaç çalışmayı üst üste yapmak daha iyidir. Mümkünse, çalışmanın küçük parçalar halinde günlere yayılması da daha iyi sonuçlar verecektir.
S: Sınavlardan bir gece önce uzun saatler çalışıp sabahlamalar kötü fikir öyleyse?
C: Sınavdan bir gece önce sabahlayarak bir sınav geçmek size kalmış bir şey. Sınavı geçebilirsiniz ancak buradan hayatta işinize yarayacak bir öğrenme çıkaramazsınız. Uzun dönemli bir öğrenme için beyninizin öğren-birazını unut-biraz daha öğren döngüsüne girip bunu defalarca tekrar etmesi gerekir. Eğer birbiri üzerine inşa edeceğiniz ileride de kullanmayı planladığınız bir bilgi öğrenecekseniz, sabahlamak çok iyi bir fikir değildir.
S: Ders notlarını tekrar ederek öğrenme konusundaki fikriniz nedir?
C: Eğer soruları sadece göz atarak çalışırsanız bu pasif bir faaliyettir ve gerçek bir öğrenme içermez. Siz okudukça beyniniz “hah, evet işte bunu hatırladım” der ve ilerler. Pasif bir okumadan daha iyi olan fikir, bu notlardan yola çıkarak yeniden notlar çıkarmak, bilgiyi farklı açılardan tekrar gözde geçirmek olabilir. Böylece neyi anlamadığınızı da hemen fark edebilirsiniz.
S: Akıllı telefonların, sosyal medyanın öğrenmeyi engellediği hatta insanların düşünme biçimlerini değiştirdiğine dair yaygın bir inanış var.
C: Teknolojik aletleri hayatının merkezine koymamış bir insan, öğrenme sürecinin de teknolojiden etkilenmesine izin vermez. Hatta ders çalışma araları için bu faydalı bir dinlenme tekniği bile sayılabilir.
Peki ya Uzun Süreli Öğrenme?
S: Uzun dönemli ve yaratıcılık gerektiren projeler için bir öneriniz var mıdır?
C: Evet. Çalışmaya olabildiğince erken başlayın, projeyi tam olarak anladığınızdan emin olun, aklınıza gelen fikirlerin notlarını alın. Sonra dikkatinizi başka şeylere verin, zihninizi o konudan uzaklaştırın. Bu uzaklaşma zihninizde moladan farklı bir etki yaratacak,proje ile ilgili her türlü veri dikkatinizi çekecektir. Projenize geri döndüğnze de sonuçlar sizi şaşırtacaktır.
S: Bir beceriyi öğrenirken aralıksız olarak çalışmak yoksa bir çok şeyi aynı anda öğrenmeye çalışmak mı daha iyidir?
C: Uzun bir süre boyunca tek bir beceriye –bir enstrüman çalmak, matematik öğrenmek gibi- konsantre olmak diğer bilgilerle bağını kesmek kısa sürede gözle görülür bir gelişim sonucu yaratır. Ancak bu bilgiyi eski ve yeni becerilerle uyumlandırmak da önemlidir. Aynı anda farklı bilgileri içeren projelerde yer almayı, kolayla zoru, eski bilgiyle yeni bilgiyi harmanlamayı da unutmayın.