Öğretmenlere Bir Soru: Omuzlarınızdan Hangi Yük Alınsın İstersiniz?

Sınıf Yönetimi
Sınıf Yönetimi

Öğretmenlik sınırları sınıf duvarlarının çok ötesine taşan, bir alan bilgisinden çok daha fazla yaşam bilgisi ve deneyim gerektiren; teknik bilginin yanı sıra duyarlılık, sezgi, liderlik, sorun çözme, güven verme gibi birçok becerinin bir arada ve aralıksız olarak kullanımını gerektiren çok katmanlı ve zorlu bir meslektir.

Günümüzde öğretmen olmanın belki de en temel zorluğu, mesleğin doğal yükümlülüklerinin yanı sıra velilerin, okul idarecilerinin, özel okul girişimcilerinin hatta bürokrat ve politikacın bile bu mesleğe dair daha da fazla beklenti ifade ederek mesleğin sınırlarını genişletmeye çalışmaları böylece öğretmenlerin mesleki olarak hayal kırıklığı yaşamalarıdır.

Size Bir Soru Yöneltmek İstiyoruz:

Bu düşünceden yol çıkarak sizlere şu soruyu yöneltmek istiyoruz: Mesleğinizi daha verimli, dengeli, etkili olarak yapabilmeniz; görevinizi enerjinizi ve motivasyonunuzu tüketmeden yerine getirebilmeniz için haftalık rutininizden hangi sorumlulukların kaldırılmasını istersiniz? Sınıf içinde ya da dışında taşıdığınız hangi sorumluluğun sizi mesleğinizin özü olan öğretmek görevinden alıkoyduğunu düşünüyorsunuz?

Dana önce Edutopia’da sorulan bu soru üzerine düşünürken bir yandan da dünyanın pek çok farklı ülkesindeki öğretmenin bu soruya verdiği yanıtlara göz atabilir ve mesleğin dünyanın her köşesinde aynı zorlu sınavdan geçtiğini fark edebilirsiniz.

Yanıtınızı Bizimle Paylaşabilirsiniz

Eğer siz de kendi yanıtınızın (isimli ya da isimsiz olarak) makelemizde ya da sosyal medyamızda yayınlanmasını dilerseniz bizimle info@egitimkolektifi.com adresinden bağlantıya geçebilirsiniz.

İşte Öğretmen Yanıtları:

Okullar Daha Demokratik Olsun!

Çok sık toplantı yapmaktan vazgeçilsin. Öğretmenler kendi sorumluluklarının farkında olan,  okuma yazması olan insanlar. Ayrıca hepimiz kendi  – ders, iletişim, veli görüşmesi- önceliklerini planlayabilecek kadar deneyim sahibiyiz. İdarenin kararları mailler, telefon mesajlarıyla gönderilebilir.

Ayrıca, öğrencilere söz ve seçim hakkı vermenin, sınıflarda demokratik uygulamaları arttırmanın öğrencilerimize nasıl da iyi geldiğini biliyoruz.  Aynı ilke yetişkinler için de geçerli! Fikrimin sorulmadığı, hiçbir katkımın olmadığı toplantılara katılmak ve ardından sınıf içi etkinliğime, öğrencilerime hiçbir faydası olmayan yeni bir sorumluluk üstlenmek motivasyonumu kırıyor.

Yükümü Hafifletin!

  1. Sınıfımdaki öğrencilerin üçte birini alın. – Çocuklar bizden çok şey almak istiyorlar ve bir kişi olarak 32 öğrenciye yetemiyorum.
  2. Her günden bir ders saatimi boşaltın. O saati dersimi hazırlanmak, kafamı toparlamak ve öğrencilere yönlendirici notlar yazmak için kullanayım.
  3. Ders dışındaki görevlerimizi, nöbetlerimizi, ders sonrası okuldaki görevleri azaltın. Onlarla birlikteyken en iyisini yapabilmek için, onlardan uzakta dinlenmeye, kendimi bütünlemeye ihtiyacım var.

Profesyonel Deneyimimize Saygı Duyun!

Mesleğini en iyi şekilde yapmaya çalışan profesyonel biri olarak velilerimden daha fazla saygı görmek istiyorum. Bazı aileler işimizi bizden çok daha iyi yapabileceklerini düşünüyormuş gibi geliyor! Bırakalım denesinler!

Lütfen öğretmenlere profesyonel olarak öğrendiklerini aktarma konusunda söz hakkı verin. Mesleği aktif olarak yapan ve tüm sorumluluğu üstlenen kişilere karar alıcı toplantılarda 5 dakika bile söz verilmemesini, fikirlerinin sorulmamasını hiç anlayamıyorum.

Ulusal Sınavlar Zaman, Kaynak ve Çocuk İsrafı!

Ulusal sıralama sınavlar, tam anlamıyla para, zaman ve çocuk israfı! Çocukları notlarla sıralamaktan vazgeçmeliyiz! Ve lütfen öğretmenlerin daha fazla fikrini sorun.

Çevrim İçi Çalışan Öğretmenlerin İhtiyaçları Göz ardı Ediliyor!

Ben çevrimiçi dersler veren bir öğretmenim ve ilçemizdeki çevrimiçi akademide çalışıyorum. Binada dersler için bize tahsis edilmiş bir alan yok. Çoğu zaman kendi evimdeki bilgisayarımı, telefonumu kullanıyorum. Evini sınıfı olarak kullanan bir öğretmen olarak okuldaki bir sınıfa yapılan teknik yatırım bir benzerini  hak ettiğimizi düşünüyorum.

Öğretmek Dışındaki Görevlerimizi Azaltın

Öğretmenin denetim görevini azaltın. Teneffüs nöbeti, kitaplık görevi ya da uzun test kontrolleri yerine diğer meslektaşlarımızla işbirliği yapabileceğimiz, iletişim kurabileceğimiz fırsatlar yaratın.

Günlük ders planlarının hazırlanması ve sunulmasını ortadan kaldıralım. Zaten her müfredat günlük bir plan sunar bunun bir kez daha yazılması gerekli mi? Sadece sınıfları ziyaret edin ve içerine nasıl neler olduğunu gözlemleyin. Daha da iyisi, öğrencilere o derste öğrenip öğrenmediklerini sorun..

Tuvalete Gidecek Zamana İhtiyacımız Var

Öğretmenlere günde birkaç kez rahatça tuvalete gidebilecekleri zaman verilsin!

Eşimi Göremiyorum

Burada bir öğretmen eşi konuşuyor: Eşimin yıllar boyunca ders planı hazırlamak, (Bölge tarafından zorunlu kılınan bir formata uygun şekilde) plandaki her bir kutucuğa hedefler, standartlar yazmak ve sonra da bu planı yöneticisine göndermek için harcadığı saatlerin sayısını anlatamam. Üstelik birilerinin o planları değil okuduğuna göz attığına bile inanmıyorum.

Bu soru Eylül 2023 tarihinde Edutopia’da yayınlanmış  “What are the 3 biggest tasks that should be removed from teachers plates?” adlı makaleden alınmış; öğretmen yanıtları ise makaleye gelen yanıtlardan derlenmiştir. Öğretmen yanıtları birebir çevrilmemiş, yorumlanarak uyarlanmıştır.

İlginizi Çekebilir

Sosyal Medya Hesaplarımızı Takip Edin

Eğitim Kolektifi’nin Büyümesine Destek Olun!

İçeriklerimizi beğeniyorsanız daha fazla okuyucunun bize ulaşmasına destek olun.
Bizi Sosyal Medya Hesaplarımızdan Takip Edin, Beğenin, Paylaşın.

Takipte Kalın!

Facebook sayfamızı beğenin ve yeni yazılarımızdan haberdar olun.

Reklam

Yazar Hakkında

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Fill out this field
Fill out this field
Lütfen geçerli bir e-posta adresi yazın.

milli eğitim bakanı olsaydım kitap
eğitim kolektifi milli eğitim bakanı olsaydım kitap satın al

Milli Eğitim Bakanı Olsaydım

Orijinal fiyat: 150 ₺.Şu andaki fiyat: 90 ₺.

Ahmet Yıldız, Ayşegül Kanal, Cem Demirayak, Gözde Durmuş, Engin Karadağ, Erdal Atıcı, Erdal Küçüker, Esergül Balcı, Fevziye Sayılan, Feyzi Coskun, Gökçe Güvercin-Seçkin, Gözde Durmuş, Hasan Aydın, M. Cansu Balcı, Meral Uysal, Mustafa Gazalcı, Niyazi Altunya, Nurcan Korkmaz, Orhan Özdemir, Reşide Kabadayı, Rıfat Okçabol, Selen Balcı, Ş. Erhan Bağcı, Vildan Özdemir
Eğitim Kolektifi Yayınları
Reklam

En Yeniler

En Popüler

Dosyalar

Reklam